SEVGİ PARLAK
Mezar yapıları, bir toplumun dini ve kültürel alışkanlıkları ile folklarik bakışını en iyi yansıtan, sanat ve mimarlık tarihinin önemli bir inceleme alanını oluşturan yapı grubunun başında yer alır.
Osmanlı kültürünün farklı coğrafyalarda ve şehirlerde ortaya koyduğu varlığı anlamak açısından, “Edirne Türbeleri” üzerinden yaptığımız değerlendirmede, Edirne hem başkent olmuş hem de kendisi gibi başkentlik yapmış şehirlere yakınlığından dolayı, -başkent kültürlerinin çevre kültürlere yansımalarını ve Osmanlı kültürünün Balkanlara yayılma yolu üzerinde bulunması sebebiyle karşılıklı etkileşimin güzergâhında yer alan bu şehrin yoğun kültürel etkileşimi nasıl yansıttığını anlamak adına- özel bir öneme sahiptir. Osmanlı’nın siyasi gücünün ve yönetim politikalarının bir sonucu olarak, buradan Balkanlara uzanan hattı bir bütün olarak ele aldığımız bu çalışmamızda, Edirne’de özellikle önemli devlet adamlarına (paşa, vali, beylerbeyi, defterdar), sultanların kızları, şehzâdeleri, çeşitli tarikatların kurucuları ile önemli şahsiyetlere ve çoğunluğu Bektâşi tarikatına ait tekkelerdeki pirlerin türbelerine yer verildiği tespit edilmiştir. Tüm bu zümrelerle alakalı mezar yapıları, Edirne’nin döneminde ne kadar önemli bir şehir, yönetim ve kültür merkezi olduğuna açık delil teşkil eden somut varlıklardır.
Kitabımızda “Edirne Türbeleri” tarihsel geçmişleri bakımından ve ayrıca mimari (plan ve tasarım) ve bezeme özellikleri yönünden detaylıca ele alınmış ve incelenmiştir.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.