Dr. IŞIL ALTUN
Türk halkbilimi araştırmalarının, Türk milletininin kültürel, sanatsal, estetik değerlerini tanıtma ve geleceğe aktarmanın en doğru yollarından biri olduğu bilinmektedir. Türk kültür ve edebiyat geleneğinin zenginliği içinde oldukça önemli bir yere sahip olan halk hikâyeleri, her dönemde kültürel birikim ve çeşitliliğin dikkate değer kaynakları arasında yer almıştır. Sözlü geleneğimizin önemli türlerinden biri olan halk hikâyeleri, Türk halkının hayal ve yaratma gücünün, hayat deneyimlerinin bir yansımasıdır.
Hikâye tasnif etmek gibi hikâye anlatmak da, usta musannifler, meddahlar ve âşıklar sayesinde sözlü gelenek yoluyla bir kuşaktan bir kuşağa aktarılmıştır. Türk halk hikâyelerinin ortaya çıkması ve bu sözlü anlatım geleneğinin yaşaması şüphesiz usta anlatıcılar, musannif âşıklar tarafından sağlanmıştır.
Erzurum âşıklık geleneği içinde yetişmiş olan Âşık Mevlüt İhsanî, günümüz âşıklığının yaşayan, en önemli temsilcilerinden biridir. Bugün itibarıyla seksen yaşında olan Âşık Mevlüt İhsanî, hayatının altmış yılından fazlasını âşıklık sanatına vermiş, beş yüzden fazla şiir söylemiş, elliye yakın hikâye anlatmış ve tasnif etmiştir.
Kitapda, “Türk halk klasikleri”nin bizce en önemli malzemesi olan “halk hikâyeleri”nin derlenip yazıya geçirilmesi, incelenmesi ve oluşturulacak “halk hikâyesi repertuarına” yaşayan bir aşık-musanniften alınan malzeme sağlamak, geleneksel metinleri modern edebiyat kuramlarıyla incelemek ve bu yolla edebiyat ve kültürel çalışmalara katkı yapmak amaçlanmıştır.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.